Jüpiter'in büyük kırmızı lekesi küçülüyor! İşte nedeni
NASA'nın Jüpiter'i incelemek için uzaya gönderdiği Juno aracı, gezegenin etrafında yaptığı turlarla yeni veriler topladı. Bu veriler, kırmızı leke hakkında yeni ayrıntıları ortaya çıkardı.
Dev kırmızı leke neden küçülüyor?
Jüpiter'in yüzeyinde yer alan ve Dünya'dan bile görülebilen bu dev kırmızı leke, aslında gezegende 16.000 kilometre boyunca devam eden bir fırtına. Bu fırtına, Dünya'yı tamamen yutacak kadar büyük ve yüzlerce yıldır devam ediyor. Ancak son veriler, lekenin küçüldüğünü gösteriyor.
Bilim insanları, Jüpiter'in Büyük kırmızı leke'sinin küçülme sürecinin nedenlerini araştırdı. Uzmanlara göre, bu bölge uzun süredir küçük fırtınaları yutarak büyüklüğünü koruyordu. Ancak bu küçük fırtınaların sayısında bir azalma meydana geldi. Yale Üniversitesi'nde uzay meteorolojisi alanında doktora öğrencisi olan Caleb Keaveney ve meslektaşları, bilgisayar modeli kullanarak kırmızı leke ile Jüpiter'deki daha küçük geçici fırtınalar arasındaki etkileşimleri simüle etti.
Bilgisayar modeli ve bulgular
Keaveney ve ekibi, büyük kırmızı lekenin, daha küçük fırtınalardan beslenerek büyüklüğünü nasıl koruduğunu inceleyen bir model geliştirdi. Bu model, daha küçük fırtınaların leke tarafından yutulmasının, lekenin büyümesine katkıda bulunduğunu gösterdi. Ancak, küçük fırtınaların sayısındaki azalma, lekenin küçülmesine neden oluyor.
2012'den bu yana, kırmızı lekenin daha dairesel bir hale geldiği ve yılda yaklaşık 900 kilometre hızla küçüldüğü gözlemlendi. Bu değişiklikler, Juno'nun topladığı verilerle destekleniyor.
Kırmızı lekenin geleceği
Gök bilimciler, Büyük kırmızı lekenin tam olarak ne zaman ve neden oluştuğunu, hatta neden kırmızı olduğunu hala bilmiyorlar. Ancak son bulgular, lekenin küçülme sürecinin ardındaki mekanizmaları daha iyi anlamamıza yardımcı oluyor.
Araştırmalar, bu büyük fırtınanın gelecekte nasıl evrileceği konusunda daha fazla bilgi sağlıyor. Jüpiter'deki bu devasa lekenin küçülmesi, gezegenin atmosferik dinamikleri hakkında yeni anlayışlar geliştirmemizi sağlıyor ve gezegen bilimi için önemli bir adım olarak görülüyor.