Boşanma davası açmadan önce iki kez düşünün! Bunu yapanlara bir kuruş nafaka yok!

Boşanma davası açmadan önce iki kez düşünün! Bunu yapanlara bir kuruş nafaka yok!
Boşanma davası açıp da kaynanasıyla arası kötü olan gelinlere kötü haber. Nafaka alamayacaksınız! İşte şok emsal karara ilişkin detaylar...

Türk hukukunda boşanma davaları, çiftlerin birlikteliklerinin sona erdiği zorlu süreçlerdir. Bu süreçlerde mahkemeler, taraflar arasındaki kusurun belirlenmesi ve nafaka gibi maddi konuların karara bağlanması gibi önemli kararlar verirler. Son zamanlarda Yargıtay 2. Hukuk Dairesi tarafından alınan bir karar, kaynanaya hakaret eden geline nafaka verilmemesi gerektiğine dair dikkat çekici bir örnek sunmuştur. Bu kararın, nafaka hükümleri ve kusurun belirlenmesi konularında yeni bir tartışma başlatabileceği öngörülmektedir.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, son derece dikkat çeken bir karara imza attı. Bir boşanma davasında, kadına nafaka bağlanmasına ilişkin mahkeme kararını, kadının kaynanasına hakaretlerde bulunduğu gerekçesiyle bozdu. Bu olay Türk Medeni Kanunu'na göre oldukça önemli bir yargı kararı olarak kayda geçti.

Olay, bir çiftin evlilik birliğinin temelden sarsıldığı gerekçesiyle karşılıklı boşanma davası açmasıyla başladı. Yerel mahkeme, eşinin annesine hakaretlerde bulunan kadını ve bu hakaretlere karşılık veren kocayı kusurlu sayarak, çiftin boşanmasına ve kadına yoksulluk nafakası bağlanmasına karar verdi.

Ancak Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi, yerel mahkeme kararının hukuka uygun olduğuna hükmetti. Bunun üzerine taraflar, "kusur belirlemesi ve nafaka" konularında kararı temyiz etti.

boşanma davası emsal karar

Temyiz istemini görüşen Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararını bozdu. Daire, kadının eşinin annesine sürekli ve ağır biçimde hakaret ettiğini, erkeğin ise tepkisel bir şekilde karşılık verdiğini tespit etti. Bu nedenle erkeğin kusurlu bulunmaması gerektiğine karar verdi.

Türk Medeni Kanunu'nun 175. maddesine göre, boşanma sonucu yoksulluğa düşecek tarafın, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka talep edebileceği hatırlatıldı. Ancak Daire, mevcut davada kadının "tam kusurlu" olduğunu belirledi ve bu nedenle kadının yoksulluk nafakası talebinin reddedilmesi gerektiğini vurguladı.

Bu önemli yargı kararıyla birlikte, kaynanaya hakaret eden geline nafaka verilmeyeceği konusunda yeni bir emsal oluşturulmuş oldu. Bu karar, Türk Medeni Kanunu'nda nafaka hükümlerine ilişkin önemli bir tartışma başlatabilir.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin aldığı karar, kaynanaya hakaret eden geline nafaka verilmemesi gerektiği konusunda önemli bir yargı emsali oluşturmuştur. Türk Medeni Kanunu'nun nafaka hükümleri ve kusurun belirlenmesi konularında bu kararın etkisi büyük olabilir. Ancak bu kararın yarattığı tartışma, ilerleyen dönemlerde hukuki düzenlemelerin gözden geçirilmesine ve yeni yargı kararlarının alınmasına yol açabilir. Boşanma davalarında adaletin sağlanması ve her iki tarafın da haklarının korunması açısından bu tür kararlar büyük önem taşımaktadır. Dolayısıyla, bu kararın hukuki boyutları yakından takip edilmelidir.

Son Haberler