Ev sahibi ve kiracılar arasındaki gerginlikte yeni konu! Kiracıların hakları değişti: Mahkemeler artık tavrını gösterdi!
Ev sahibi ve kiracı arasındaki anlaşmazlıklara çözüm getirmek üzere, yeni düzenlemeler hayata geçiriliyor. Özellikle fahiş kira artışları nedeniyle tırmanan gerilim, kiracılara tanınan hukuki hakların genişliği sebebiyle mahkeme kapılarına taşınıyor. Bu çerçevede alınan yeni kararlar, konut sahipleri ve kiracılar arasındaki davalı ilişkileri hızlı ve adil bir şekilde çözümlemeyi amaçlıyor.
1 Eylül itibariyle devreye girecek arabuluculuk sistemi, kiracı ve ev sahipleri arasındaki anlaşmazlıkları daha erken aşmanın bir yolu olarak sunuluyor. Sözleşmelerin otomatik olarak yenilenmesi hakkından faydalanmak isteyen kiracılar, artık mahkemeye gitmeden arabulucuya başvurarak çözüm arayabilecekler.
Yaklaşık 100 bin kira tespit davası ile 50 binin üzerinde tahliye davası sonucunda yetkili merciler, yüksek kira oranlarının "haksız kazanç" olarak nitelendirilmesi için çalışma başlattı. Bu adım, hem kiracıları hem de ev sahiplerini daha sorumlu davranmaya teşvik etmeyi amaçlıyor.
Konut hukuku kapsamında, ev sahipleri haklı bir neden sunmadan kontrat süresi dolmadan kiracıyı tahliye edemeyecekler. Kiracılar ise mülk sahiplerinin haklarını ihlal etmeleri durumunda noterden ihtarname aldıktan sonra 30 gün beklemek zorunda kalacaklar. Bu süre sonunda, tahliye davası veya icra takibi yoluyla tahliye talebinde bulunabilecekler.
İzmir Karşıyaka bölgesindeki bir mülk sahibi, uzun süredir oturan kiracısının aşırı kira artışı nedeniyle yaşadığı mağduriyeti dile getirerek, yeni düzenlemelerin getirdiği değişiklikleri sorguluyor: "Evimde 22 yıldır oturan kiracımı 3 bin TL'ye oturtabilmek için mahkemeye gitmek zorunda mıyım?"
Borçlar Kanunu'na göre, aynı mülkte 10 yıl boyunca oturan kiracılar, mülk sahibinin haklı bir gerekçe sunmaması durumunda tahliye edilemezler. Bu durumda, tahliye davası açmadan önce 3 ay öncesinden ihtarname gönderilmesi gerekmektedir.
Yeni düzenlemeler, ev sahibi ve kiracılar arasındaki ilişkileri dengelemeyi ve daha adil bir çerçeve oluşturmayı hedefliyor. Bu sayede anlaşmazlıkların daha hızlı ve etkili bir şekilde çözülmesi amaçlanıyor.
